20 Haziran 2009 Cumartesi

kısa film

dişleri bir yıl boyunca ağrıyan adam bir yılın sonunda dişe rakı basma vay klor sürme yok efendim karbonatla fırçalama gibi yöntemlerden sonuç alamayınca dişçiye görünmeye karar veriyor. Dişçi muayeneden sonra 20 yaş dişin, önemli bi mevzu değil sen süper adamsın dişlerin çürüyecek hali yok ya diyor. adam da ağzın bal yesin doktor ben madem bu kadar önemli adamım insanlara örnek olmak adına diş bakımımı dişlerimin çürüme ihtimali varmışçasına yaptıracağım diyor. o günden beri de 3 ayda bir dişlerini kontrol ettiriyormuş gibi dişçiye gider. halk onu örnek alır. diş sağlığına gereken önemi vermediğimiz ortaya çıkar. mesaj yerine ulaşır.

5 Haziran 2009 Cuma

Terminator 4: Salvation

Sıcağı sıcağına terminatör yazısı yazmak geldi içimden umarım spoylır vermem:
Terminator 3 faciasından sonra çok heyecanlanarak beklediğim bir film değildi ama izlerken çok keyif aldım. Christian Bale'in kaderinde oynadığı çok iyi filmlerde ikinci planda kalmak var heralde. Prestige'de Hugh Jackman'ın, Batman'da Joker'ın gölgesinde kaldığı yetmezmiş gibi Terminator 4'te de Markus abi rolündeki Sam Worthington'un gölgesinde kalıyor. İyi oynadığı halde her filmde biraz daha gözden düşüyor bence.


Filmi izlemeden önce çok fazla gönderme yapılacağını okumuştuk; hepimiz biliyorduk ama suyu çıkmış. Ben de biliyorum Terminator 2'nin daha iyi olduğunu da McG zibidisi sen daha önce hiç doğru düzgün film çekmemiş bi yönetmen olarak orjinal sahneler ekleyiverseydin fena mı olurdu.


Gönderme faslından sonra esinlenme kısmı var ki spoiler mpoiler dinlemeden yazıyorum: (önemli filmleri ilk gün izleyin)

-Filmin boyunca insanları toplayan robotun sesi Dünyalar Savaşı'ndaki robotla aynı. (O zaman da bu ses beni dehşete düşürmüştü.)
-Filmin başındaki belden aşşağısı kopuk robot Romero'nun zombi filmlerini anımsattı.(Bu ilk filme gönderme ayrıca)
-San Fransisco'daki Skynet merkesi Mordor'a çok benziyor.
-Bunu nasıl yakaladım bilmiyorum ama robotların enteresan versiyonları olması, bizim onları yeni tanımamız, ve bazılarını çok az gösterip geçmesi Cloverfield'ı anımsattı. (Tam açıklayamadım farkındayım.)
-Bunu ben yakadlamadım. Marcus ''Gears of War'' oyunundaki Marcus'a tavırlarıyla çok benziyor ve oyundaki yönlendirdiğimiz karakterin adı da Marcus.
-Direniş geyiği ''Empire Strikes Back'' tadındaydı.

Keşke olmasaydı dediğim sahneler de var filmde. Bijon anahtarı fırlatarak robot kovalama, mototerminatorun sürüklendikten sonra şans eseri uçağın motorunu patlatması, t800 ün Connor'u yakaladığı yerde ümüğünü sıkacağına sağa sola fırlatması gibi...